• PSİKANALİZE GİRİŞ

  • KENDİLİK VE NESNE
    İLİŞKİLERİ

  • PSİKANALİZ

  • PSİKANALİTİK
    PSİKOTERAPİLER

  • PSİKANALİZLE
    SANAT-I-YORUM

NARSİSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU

NARSİSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU

(Severe Personality Disorders, O.F. Kernberg

Çeviren ve özetleyen: Dr. Ali Algın Köşkdere)

Narsisizm; Klein'ın, Kohut'un ve benlik psikolojisi nesne ilişkileri kuramının ışığında değerlendirilmektedir. Günümüzdeki bu üç yaklaşımın hepsi Freud'un 1914'te kaleme aldığı narsisizm hakkındaki yazısından köken alır.

Narsisizmin Anlaşılmasında Yapılan Önemli Katkılar Şöyledir:

  • Abraham 1919, aktarımda narsisistik dirençleri tanımlamıştır,

  • Joan Riviere 1936, negatif terapötik tepki üzerinde durmuştur,

  • Klein 1957, Haset ve Şükran adlı kitabıyla narsisizmi ve özelliklerini açıklamıştır,

  • Rosenfeld 1964-78

    • narsisistik kişiliklerin yapısal özelliklerini 

    • psikanalizde gelişen aktarımları değerlendirmiştir.

NARSİSİSTİK KİŞİLİKLER

     Narsistikler tümgüçlü bir şekilde iyiyi tümden içe almıştır. İlkel kısmî nesne olarak ve/veya tümgüçlü olarak kendiliklerini nesneye öyle bir yansıtmışlardır ki kendilikle nesne arasında bir fark ve ayrılma söz konusu değildir. Bu durum, dış nesnelere bağımlılığı reddettirir. Bağımlılık, sevilen ve yüzleştiren bir nesneyi anımsatır ve bu nesneden yoğun olarak nefret ediliyordur.

     Bunların çok idealize edilmiş bir kendilik tasarımları vardır ve tümgüçlü olarak bununla çelişen her şeyi reddederler. Diğer insanların fikirlerini çok çabuk özümseyip kendilerinmiş gibi sunarlar veya etraftan aldıklarını farkında olmadan değersizleştirirler (eğer böyle yapmazlarsa dayanılmaz öfke hissederler). Bu durum etraftan aldıkları şeylerle tatmin olmalarını engeller. Bilinçdışı öfke sadece iyi olan her şeye değil, aynı zamanda kendi içindeki iyi ve bağımlı olan kendiliğe de yönelmiştir. Kendisini tümgüçlü hissetmesi insani zaafları inkâr etmesinden kaynaklanır. Bağımlı olmaya tahammül edememe şiddetlendikçe cinsel ihtiyacı da azalır.

     Kendilik ve nesne arasındaki farklılıkları inkâr ederler ama kendilik ve nesne arasındaki ayrılmışlığı da kabullenirler. Psikotikleşmeleri farklılığı kaybettiklerini gösterir.

 

Sayfa 2'de; İÇSELLEŞTİRİLMİŞ NESNE İLİŞKİLERİ VE KENDİLİĞİN BÜTÜNLEŞMESİ

 

Sayfa 3'te; NARSİSİSTİK KİŞİLİĞİN KLİNİK YANSIMALARI

İÇSELLEŞTİRİLMİŞ NESNE İLİŞKİLERİ VE KENDİLİĞİN BÜTÜNLEŞMESİ

  1. Psikotiklerde farklılaşmış kendilik ve nesne tasarımları eksiktir. Beraberinde kendilik, nesne ve ego sınırları bulanıklaşır. Bunlardaki gerçekliği değerlendirememe, tanıda anahtar rol oynar.
  2. Sınır kişilik bozukluğunda (KB) kendilik ve nesne tasarımları farklılaşmıştır, gerçeği değerlendirme yerindedir. Ama kendilik ve nesne tasarımları tam bütünleşememiştir. Bölmeyi kullanmaları ve bu yüzden bölünmüş kendilik ve nesne tasarımları benlik yapısının niteliklerini belirler. Bu bozukluk üstbenlik bütünleşmesini de engeller.
  3. a. Normal narsisizmde kendiliğin libidinal yatırımı vardır. Libidinal ve saldırgan dürtüler bütünleşmiş ve dengeli bir yapı oluşturmuştur. Normal kendiliğin libidinal yatırımı için kendilik tasarımlarının farklı bileşenlerini ayırmaktan çok kapsayarak, "iyi ve kötü" kendilik tasarımlarını gerçekçi bir kendilikte bütünleştirmek gerekir. Normal bir sevgi kapasitesi için sevgi ve nefretin bütünleşmesi gerektiği böylelikle açıklanabilir.

b. Patolojik narsisizm patolojik bir kendilik yapılanmasıdır. Bu büyüklenmeci kendilik gerçek kendiliği, ideal kendiliği ve ideal nesne tasarımlarını içerir. Değiştirilmiş ve saldırganca tanımlanmış kendilik ve nesne tasarımları ya (1) bölünmüştür ya (2) dağıtılıp bastırılmıştır ya da (3) yansıtılmıştır.

c. İlkel aktarımın, bununla ilişkili bilinçdışı çatışmaların ve savunmaların tedavisiyle;

  • libidinal ve saldırgan yatırımlar içeren zıt kendilik ve nesne tasarımları bütünleşir

  • nesne ilişkileri kısmiden bütün hale geçer

  • nesne sürekliliği sağlanır

  • patolojik narsisizm ve nesnelere patolojik yatırım çözülür.

 

d. Narsisistik Kişiliklerin yapısal özellikleri bir döneme saplanmaya veya intrapsişik yapıların gelişimindeki eksikliğe değil kendiliğin patolojik gelişiminden kaynaklanan patolojik benlik ve üstbenlik gelişimine bağlanmalıdır.

4.  Bu patolojinin daha sağlıklı spektrumunda bütünleşmiş bir kendilik ve derinleşebilen nesne ilişkileri kapasitesi mevcuttur. Bunlar bu özellikleriyle nesne sürekliliğini sağlayabilirler. Nevrotiklerde bütünleşmiş normal kendilik bilinç, bilinç öncesi, bilinçdışı yönleri olan bir benlik
üzerine oturmuştur. Bu normal kendilik gerçeği değerlendirebilir, sentez yapabilir, bütünleştirebilir. Nevrotikler ilişkilerinde ciddi sorunlar yaşasa da benliklerinin gözlem kabiliyeti vardır. Bütünleşmiş kendilikleri psikanaliz için makul ve işbirliğine imkân veren bir benlik oluşturur.

5.   Patolojik saldırgan kendilikten farklı olarak normal kendilik;

    • yapılanmış ve bütünleşmiş üç kısımlı bir benlikten çıkar
    • duygulanımsal ve bilişsel içerikleri vardır
    • bastırma üçlü yapının dinamiğini etkiler ve dengeler
    • böylelikle bilinçdışının etkisi ve kendiliğin kontrolü örtülür
    • libidinal ve saldırgan yatırımlar içeren içselleştirilmiş nesne ilişkileri bastırılır.

NARSİSİSTİK KİŞİLİĞİN KLİNİK YANSIMALARI

Pratik açıdan üçe ayrılabilir;

  1. normal erişkin narsisizmi
  2. normal çocuk narsisizmi
  3. patolojik narsisizm

Normal çocuk narsisizmi karakter patolojilerinin tümünde görülen çocuksu narsisistik amaçlara gerilemeyi veya saplanmayı içerir. Kendilik yapısı ve nesne ilişkileri normaldir ama çok çocuksudur.

Normal/ erişkin narsisizminde;

  • normal kendilik yapısı,
  • normal bütünleşmiş ve tümden nesne tasarımları,
  • bütünleşmiş, bireyselleşmiş ve soyutlanmış üstbenlik
  • güdülerin dengeli nesne ilişkileri ve değerler sistemi dahilinde tatmini mevcuttur.

Patolojik narsisizm iki çeşit anormal kendilik yapısı gösterir;

1. Freud'un tanımladığı "narsisistik nesne seçimi":

Burada hastanın kendiliği bir nesneyle patolojik olarak özdeşleşirken hastanın çocuksu kendiliği nesneye yansıtılır. Bu durum kendiliğin ve nesnenin işlevlerini kendi aralarında değiştiren libidinal bir ilişki yaratır. Sıklıkla erkek ve kadın eşcinselliğinde de mevcuttur. Her nesne kadar bu hastalarda narsisistik çatışmalar ağırsa da normal bütünleşmiş bir kendilik ve normal içselleştirilmiş nesne ilişkileri vardır.

2. Bu tip Narsisistik KB ve patolojik büyüklenmeci kendilikle karakterizedir. Bu daha patolojiktir. Bunların sosyal işlevselliği çok çeşitlidir. Yüzeysel işlevsellikleri çok az bozukluk gösterir. Sadece ileri tanısal araştırma ile diğer insanlarla ilişkilerinde kendilerini merkez aldıkları, sevilmeye ve övülmeye aşırı ihtiyaçları fark edilir. Kendileri hakkında şişirilmiş görüşleriyle bazen aşırı aşağılık olduklarını hissetmeleri şeklinde garip bir zıtlık içindedirler. Başkalarının övgülerine aşırı ihtiyaç duyarlar. Duygusal yaşantıları sığdır, çok az empati yaparlar. Bilinçli deneyimlerini biraz değerlendirebilir, bütünleştirebilirler. Bu yönleriyle tipik Sınır KB'dan ayrılırlar. Empati yapamamaları diğerlerini bütünleşmiş ayrı nesneler olarak algılama yetisinin eksikliğindendir. Sınır KB’daki gibi ilkel savunma mekanizmaları hâkimdir. Diğer insanlara karşı aşırı haset duyarlar, narsisistik doyum aldıkları kişileri idealize ederler, beklentileri bitince değersizleştirirler (sıklıkla önceki idollerini). İlişkilerinde çıkarcı, sömürücü ve asalaksıdırlar. Yüzeyde eğlendirici ve ilgili şükürken soğuklukları ve kabalıkları hissedilir. Beslenmedikleri nesnelerden ılırlar ve yorulurlar. Övülme ihtiyaçları arı aşırı bağımlı kılar. Ama aslında ilerine bağımlı olma kapasiteleri yoktur, çünkü altta devamlı güvensizlik ve değersizleştirme vardır. Çatışmaları ve bilinçaltı haset, aldıklarını kirletir. Ödipal ve ödipal öncesi sorunlar üst üste biner ama ödipal öncesindeki sorunlar yoğunluktadır. Yüzeydeki görece eksik nesne ilişkileri altta yatan, yoğun olarak patolojik içselleştirilmiş nesne ilişkilerine karşı bir savunmadır. Klasik psikanalitik görüşün aksine, gelişimin erken narsisistik düzeyine saplanma ve nesne sevgisi geliştirmedeki eksiklikten ziyade, narsisistiklerde kendini beğenmenin anormal gelişimiyle beraber diğer insanlara karşı sevgi duymanın gelişimi de anormaldir. Narsisizim ve nesne ilişkileri birbirinden ayrılamaz.

Üst düzey narsisistiklerde nevrotik semptom görülmez, yüzeyde işlevsellikleri iyidir ama kronik boşluk ve can sıkıntısı yaşarlar. Duygusal yatırım yeteneği gelişmemiştir. Bunların zekileri çok işlevseldir. Ancak uzun dönem takiple tanı konabilir. Yaşlandıkça kronik depresyon, inkârın ve değersizleştirmenin kullanımında artma, depresyona karşı hipomanik belirtiler geliştirme, boşluk hissinde yoğunlaşma ve hayatlarını boşa geçirdikleri hissi gelişir.

Ağır bozuklukta;

  • dürtü kontrolünde yetersizlik,
  • kaygı toleransında düşüklük,
  • yüceltme kapasitelerinde kısıtlılık,
  • patlayıcı ve kronik öfke tepkileri ve
  • paranoid bozulmalar şeklinde sınır özellikler görülür.

İlerideki seyri gösteren önemli bir öğe saldırganlığın patolojik büyüklenmeci kendilikle ne kadar bütünleştirildiğidir.

Psişik yapıyla saldırganlığın bütünleşmesi şu aşamalardan geçer;

  1. Libidinal yatırımlı nesne ilişkilerinden saldırgan yatırımlıların bölünerek veya ilkelce dağıtılarak ayrılması > böylelikle sınır kişilik özellikleri ağır basan narsisistiklerin gelişimi
  2. Çok çeşitli görünümlerle ortaya çıkan cinsel sapkınlık şeklinde cinsel dürtü türevlerinin ilkel saldırgan nesne ilişkileriyle bütünleşmesi > bunlarda sapkın ve sadistik fanteziler veya eylemler vardır.
  3. Patolojik büyüklenmeci kendiliğin saldırganlığı direk yatırımıyla saldırganlığın patolojik narsisistik yapısına yönlendirilmesi > habis narsisizm gelişir.

Narsisistikler, başkalarına acı ve korku yaşatarak bu duygulara yenilmemeye çalışırlar. Özgüven, cinsel dürtü türevleriyle saldırganlıktan sadistik bir haz alınarak sağlanır. İlerideki muhtemel seyir açısından antisosyal özelliklerin ne kadar baskın olduğu da önemlidir. Nesne ilişkilerinin kalitesi de antisosyal yönlerin yoğunluğuyla bozulur.