• PSİKANALİZE GİRİŞ

  • KENDİLİK VE NESNE
    İLİŞKİLERİ

  • PSİKANALİZ

  • PSİKANALİTİK
    PSİKOTERAPİLER

  • PSİKANALİZLE
    SANAT-I-YORUM

DÜŞTE ARZU DOYUMU

DÜŞTE ARZU DOYUMU

Freud düşte gerçekleşen, bilinçdışından kaynaklanan “arzu doyumu”nun üzerinde özellikle durmuştur 4. Düşün ana işlevle- rinden birisi, arzu doyumunu düşle gerçekleştirerek uykuyu korumaktır. Bazı düşlerde arzu doyumu çok açıktır. Örneğin uyurken susayan birisi düşünde su içebilir. Bir algılama ya da bir istek ancak bilinçdışından bir destek bulabilir ise düşe dö- nüşebilir. Bazen gündüz yaşanan bir deneyimde uyanan ya da uyanıp doyurulamamış olan bir arzu gece bir düşün kışkırtıcısı olabilir. Böyle deneyimlere "gündüz kalıntısı" denir. Diğer bir kışkırtıcı etken bedensel uyarılardır5. Gündüz kalıntılarından ya da bedensel uyarılardan yararlanan düş, uyanıklıkta doyurula- mayan, yasaklanan, engellenen bilinçdışı kalmış istekleri do- yurmaya çabalar. Bu sırada bastırılmış olanlar gün yüzüne çı- karken bedensel kendilik düşün oluşumuna kaynaklık eder. Düşlerde, önceden deneyimlenmiş olanın önemli bir yeri vardır. Düş yorumuyla birlikte deneyimlenmiş ama kavranamamış ya- şantı içsel bilgiye dönüşür ve benliğin parçası haline gelir. Ruhsal olan deneyimle buluşur, deneyimlenen ruhsallaştırılmış olur.

Zihinsel yapı -en ilkel haliyle- algılayıcı ve alıcıların uyarılarını motor organlara ileten bir yapı olarak görülürse, uykuda algılayıcılar ve motor organlar ketlenmiş, boşalım engellenmiş- tir. Bu yoğun engellenme, tüm ruhsal enerjinin psikolojik açıdan ilerletici değil geriletici amaçlara hizmet etmesine neden olur. Motor etkinliğin yanında sansürün de sınırlanması alt- benliğe ciddi bir alan açar çünkü uyku sırasında benlik askıya alınmıştır. Bu yoğun engellenme dürtüleri ve bilinçli halde ortaya çıkamayacak içeriği harekete geçirir. Düşte kişi "ruhsal gözünü" kullanarak iç dünyasına bakar. Bilinçdışının bilgisi rüya yorumu ile benlik tarafından özümsenir.

Uyanıklık halinde iken benlik, algılama ve yorumlama yetisi ile gerçekliği değerlendirerek haz ilkesini gerçekliğe uydurur. Uykuda iken altbenlik, dürtü ve istekleri düşlemde doyurma olanağı bulduğu sırada sansür zayıflayınca haz ilkesi devreye girer.

4 B.E. Moore, B.D. Fine Psychoanalysis: The Major Concepts, Yale University Press, 1999

5 E.F. Sharpe [1937] Dream Analysis A Practical Handbook of Psychoanalysis, Karnac, London, 1978.

 

Resim: Dreams or Droomen , 1860, Jozef Israëls.