• PSİKANALİZE GİRİŞ

  • KENDİLİK VE NESNE
    İLİŞKİLERİ

  • PSİKANALİZ

  • PSİKANALİTİK
    PSİKOTERAPİLER

  • PSİKANALİZLE
    SANAT-I-YORUM

DİRİLİŞ (The Revenant-2015): İNTİKAM, ADALET VE İNSANIN DOĞASI

DİRİLİŞ (The Revenant-2015): İNTİKAM, ADALET VE İNSANIN DOĞASI

Bu yazıda Leonardo Di Caprio’nun başrolünde oynadığı, Alejandro G. Iñárritu'nun yazdığı ve yönettiği The Revenant – Diriliş adlı filmin psikanalitik açıdan yorumlanmasını bulacaksınız. Filmde Glass'ın birçok zorluk içinden geçerek yeniden doğması, kötülüklerin intikamlarının alınışı, bu intikamların eyleme dönüklüğü, çeşitlilikleri, Glass'ın intikamını almak için yaşam mücadelesi vermesi sahnelenmiştir. Film bizi doğa karşısında insanın edilgenliği ve küçüklüğü, hırsızlıkların ve adaletin insan psikolojisindeki yeri, intikam ihtiyacı ve iyi intikam kavramı üzerinde düşündürür.

YENİDEN DOĞUŞ

Filmde birkaç öge tüm film boyunca göze çarpar. Bunlardan ilki diriliştir. Glass rolündeki Leonardo tekrar tekrar ölecek gibi olur ve yeniden dirilir. Bu dirilişler, ölüme yakınlaştırmalarının yanında anne karnı temsillerine giriş ve oradan yeniden doğuşla çıkış olarak sahneye taşınmıştır. İlk ölüme yaklaşma ve hatta karısını kaybetme Kızılderili kampına yapılan beyaz adam saldırısında olur. Glass çadırın içindedir, oğlunu öldürmek üzere olan subayı öldürür, çadırdan canlı çıkar. Film süresince Glass "beyaz"ların yanındadır, "beyaz"lara klavuzluk eder. Kızılderili olan karısının hayali ile yaşar, oğluna sessiz olmayı emreder. Glass beyazların saldırısından kurtulmuştur ve onların arasına dönmüştür. Yeniden dirilirken ona saldıranlara katılmıştır.

İkinci dirilişi ayının saldırısı ile olur. Ölüme çok yaklaşır, felç olur, mezara konur. Mezarından yeniden doğar, bir bebek gibi emekleyerek yol alır. Arakiri Kızılderilileri onu yakalamak üzereyken nehre atlar, donmaktan zor kurtulur. Bu dirilişte sırtında öldürdüğü ayının postu, çantasında tırnakları vardır. Bu sefer onu öldürmeye çalışan ayının kılığına bürünmüştür.

Bu süreçte yaraları kötüleşir. Ona yardım eden Pawnee Kızılderilisi ayının tırnaklarını görünce etkilenir. Glass kötüleşince ona tamamı kapalı bir bakım çadırı hazırlar, onu içine yatırır ve Glass oradan yeniden doğar. Bu Kızılderiliden bir söz öğrenir: "İntikam Tanrının ellerindedir." Bu seferki dirilişten doğarken posta ya da bir kılığa bürünmez bir düşünce edinir. Glass'ın yeniden dirilişlerinin en farklısı budur. Diğerlerinde bir kaçış ve yaşamda kalma mücadelesi varken bu sefer bir kucaklanış, paylaşım, yaşatılma ve bakılma durumu vardır. Glass'ı değiştiren bu ilişki olmuştur.

Arakirilerden kaçarken Glass bu sefer uçuruma düşer. Yine donmak üzeredir ve atının karnını yararak içine girer. Kızılderili atının karnından yeniden doğar. İntikam yürüyüşüne devam eder.​

KÖTÜLÜK VE İNTİKAM

İkinci öge intikamdır. Filmde öldürücü saldırılar ve ardından alınan intikamlar seyrederiz. İntikamdan söz edilecekse mutlaka bir kötülük ya da aşağılamadan söz konusudur. Hem kötülüğün hem intikamın içinde vahşet ve saldırganlık vardır. İntikam sonradan gelir. İntikam ve öcde ödeşmek aranır. Webster Sözlük’te; benzeriyle misilleme yaparak ödeşmek; aşağılamanın karşılığında yaralamak; tatmin olma olanağı yakalamak anlamları olduğu açıklanır.

Amaçlı yapılan kötülükler ve saldırılar doğrudan intikam arzusu doğurur. Kızılderili şefin kızının kaçırılması böyle bir kötülüktür. Kötü niyetli, tehdit edici kişinin kötülüğü hazırda pişen öfkeyi kolayca intikama çevirir. Glass’ın oğulunun öldürülmesi zaten gıcık olduğu ve bir keresinde silahını doğrulttuğu Fitzgerald’a karşı intikam duygularının şiddetlenmesini kolaylaştırır. Yanlışlıkla yapılan kötülükler intikamdan çok affa yakın dururlar. Ayının alanına girerek Glass yanlışlıkla bir tehdit olmuş ve ayının saldırısına maruz kalmıştır. Bu sahne “doğada yanlışlık yoktur başkasının alanına girersen ölürsün” mesajını taşır. Burada bir eksiklik vardır. Hayvanlar, alanına giren yabancıyı uyarırlar. Uyarıdan anlamayanlara saldırırlar. Bu sahnedeki diğer alt mesaj, ebeveynler çocukları konusunda hassastırlar mesajıdır. Kızılderili şefi ve Glass da çocukları konusunda hassastır. Iraklı ve Suriyeli anne-babalar da çocukları konusunda hassastır.

İNTİKAMI ŞİDDETLENDİRENLER

Filmdeki intikamlar ve kötülükler eylem düzeyindedir. Aslında düşünce, söz ve duygu açısından incinmeler ve intikamlar olabilir. İntikam, ödeşilecek eylemin biçimine ve şiddetine göre belirlenir. Kimlik ve kendilik sınırlarını zedeleyen eylemlerin intikamı bir biçimde alınır. Kişiye uygulanan kötülük çok yaralayıcı ve utanç verici ise intikamı o kadar şiddetli olur. Kötülük sürekli ve tekrarlayıcı ise intikam daha güçlü olacaktır. Bu özellikler intikam alan kişinin intikamını alıp durmasını da engeller. Sadece kişinin kendisine değil sevdiğine, yaşam alanına, değerlerine yapılan saldırılar, dışlamalar ile de intikam duygusu doğar.

Filmde Glass zaten karısının yasının içindedir. Ardından büyük bir Kızılderili saldırısında oğlunu ve birkaç arkadaşını zor kurtarır. Üstüne ayı saldırısı ve oğlunun öldürülmesi gelince yaşamak anlamını yitirmiştir ve yalnızca oğlunun intikamına sarılır. Dağa taşa oğlunu Fitzgerald’ın öldürdüğünü yazarak intikamını kendisi alamazsa başkalarının alabileceğinin umudunu taşır.

İntikam bazen kötülüğü yapana değil başka bir yöne yöneltilir. Kötülüğü yapanla ilgili daha zayıf görülen ögelere saldırılabilir. Filmde “beyaz” Glass intikamını bizzat oğlunu öldürenden alır. Kızı kaçırılan “vahşi” kızılderili ve vahşi ayı her önüne gelen beyazı öldürür. Öfkeden gözü kararan, vahşileşen ve kişi ayrımı bozulanlar; korkusu ya da güçsüzlüğü yüzünden asıl kötülüğü yapana saldıramayanlar asıl hedeflerini değiştirirler. Teröristler de böyledir. Asıl hedeflerini şaşırmışlardır. Ya bir asıl hedef bulamazlar ya da organize bir ordu ile savaşmak zor geldiğinden terör eylemi yaparlar.

Çocukluğunda ağır travma, taciz ve suistimal yaşayanlar, kimlik sorunları olanların, narsist ve antisosyallerin, sadizmi güçlü olanların intikamları daha acımasız ve şiddetlidir.

İNTİKAM VE SÖZ

Glass’ın çocuğu Hawk intikamını hiç alamaz sessiz kalır. Bazen intikam karşıya hiç yöneltilemez ve kişi incinmeden doğan öfkesini kendine yöneltir. Kendini yok etme, kendini mahrum bırakma, kendini aşağılama, kendini yaralama gibi durumlar ortaya çıkar. Bu durum sıklıkla depresif çaresizlik ve mazoşizmle ilgilidir. İntihar bombacılarında bu durum ölümün yüceltilmesi ile pekişir. Uçaklardan atılan ve kimin attığı belli olmayan bombalar onların yakınlarını yok etmiştir. Canlı bomba olarak hem saldırganla hem kaybettikleri yakınlarla özdeşleşerek bomba olurlar ve geçmişte yaşadıkları şokun aynısını başkalarına yaşatırlar.

Freud, bir incinmenin karşılığı -bir sözle, küfürle bile olsa- verilebilirse ruhsal açıdan rahatlatıcı olacağını belirtir. Sözün ve fiziksel gücün zayıf olduğu çocukluk döneminde öç alma ve saldırma arzusu tersine dönerek korkuya dönüşebilir. Filmde Glass’ın çok az konuşması ve hep bir ölüm-kalım mücadelesi içinde olması bu açıdan değerlendirilebilir. Sanki Glass intikamının öfkesini söze değil eyleme dökerek enerjisini yaşamda kalma mücadelesine aktarmıştır.

İNTİKAM, ÇEŞİT ÇEŞİT

Horney (1948) intikamı üçe ayırır. Birincisi açıktan alınan intikamdır ki kişinin dürüstlüğünü ve açıklığını gösterir. İkincisi gizlice alınan intikamdır ki bu korkakça ilerler, intikam alınmak istenen kişinin yokluğunda arkasından konuşma ve iş çevirme olarak yürütülür. Üçüncüsü bağlantısız intikamdır ki bu dinlemeyerek, karşısındakinin gereksinimlerini yok sayarak, rahatsız edici olduğunu hissettirerek, övgü ve teşekkürden yoksun bırakarak, küserek yapılır.

Bunlara, iyilik yaparak intikam alma eklenebilir. Bazen insanlar karşısındakine iyilik yaparak onun kötülüğüne neden olurlar. Filmde Kaptan Andrew, Glass’a iyilik yaparmışçasına onun yanında iki çocuğu ve Glass’ı en sevmeyen adamı bırakır. Bu durum Glass’a iyilik gibi gözükür, aslında orada kalanlar için ölüm ve birbirine düşme anlamına geleceğini tahmin etmek zor değildir.

İNTİKAM ARZUSUYLA YAŞAMAK

Horney, yalnızca intikam eylemleriyle sağlanan canlılık ve korkunun aşağılık hissetme ve utanç ile ilişkili olduğunu söyler. Glass’ın mutlu ailesi Kızılderili eşi ve melez oğlundan oluşmaktadır. Bir beyaz olarak Kızılderililerle yaşamak Glass’ın aşağıda, değersiz ve dışlanmış hissetmesi ile ilgili olabilir. Nitekim oğlu aşağılanmalara karşılık vermek istediğinde onu susturur ve şöyle der:

“Senin sesini duymazlar, sadece derinin rengini görürler.”

Bu sözler Glass’ın aşağılanmadan, utançtan ve dışlanmadan kurtulamayacağına duyduğu güçlü inancı gösterir.

İNTİKAM VE AFFETME

Searles (1956) intikamın bastırılmış duygulara karşı bir savunma olabildiğini belirtir. İntikam sırasında kaybın hissettirdikleri, ayrılığın acısı ve yas bir kenara bırakılır. İntikam sırasındaki manik eylemlilik ile karşıya yaşatılan kayıp ile kişinin kendi kaybı tersine çevrilmeye çalışılır. Glass, ailesi öldürülmüş olan Pawnee Kızılderilisi’nden intikamın insanın değil Tanrı’nın elinde olduğunu duyar, sonra buna inanır.

İntikam ve kötülük yapma eylemlerinde oral döneme ait engellenmişlikler ve hasedin önemli rolü vardır. Oral döneme ait ağır engellenmişlikler yaşamış kişilerin intikamları daha şiddetli olabilir. Filmde Fitzgerald babasından söz ederken, onun ne kadar somut düşündüğünü açlık sırasında bulduğu sincabın Tanrı olduğuna inandığını ve soyut düşünemediğini anlatır. Diğer yandan bu anıda kişi ve yiyeceği arasında bir aracı yoktur. Sadece baba ve yiyecek (sincap-Tanrı) vardır. Bu ikili, avcı ve av, avcının birisinden (Tanrı ya da doğa) birşey almak olarak avlanmadığını gösterir. Eğer yalnızca böyle bir ikili olduğuna inanılıyorsa avcının Tanrı’ya ya da doğaya teşekkür etmesine gerek kalmaz. Şükran duygusu gelişemez. Avcı, kendine teşekkür ederek büyüklenecektir. Bu durum, bebeğin anneyi algılamadığı ama sütün ona her istediğinde geldiğini düşündüğü erken oral dönemi yansıtır. Eğer anne bir kişi olarak belirebilir ve sütün anneden alındığı algılanmaya başlarsa şükran duygusu gelişebilir. Glass’ın Pawnee Kızılderilisi’nden öğrendiği de böyle bir durumdur. İntikam Tanrı’ya havale edilmiştir. Böylelikle af duygusunun gelişmesi ihtimali doğar. İntikamı Tanrı’ya havale edebilmenin bir başka biçimi intikamı devlete-kanuna havale etmektir.

Fitzgerald için de herşey oral ve narsisistik düzlemde işlemektedir. Yalnızca alacağına, yiyeceğine, daha çoğuna bakar. Çıkarcı, kötü ve aşağılık bir karakterdir. Ama vefakar olsaydı Arikara’lar onu, Glass’ı, oğlu Hawk’ı ve Bridger’ı kesin öldüreceklerdi. Fitzgerald’ın sonunu hazırlayan ise hep daha fazlasını istemesi, yalancılığı, açgözlülüğü ve şükredip bir noktada duramaması olur.

İNSANIN DOĞAYLA VE DİĞER İNSANLARLA MÜCADELESİ

EDİLGENLİK VE KÜÇÜKLÜK

İntikam ile yanlış olan doğruya, yaralanma iyileşmeye, edilgenlik etkinliğe çevrilmeye çalışılır. Filmde Glass’ın maruz kaldığı edilgenlikler anahattı oluşturur. Glass her seferinde edilgenlikten çıkarak dirilir ve intikamını alır. Glass, güçlü ve silahlı beyazların karşısında mutlu ailesini koruyamamış karısını kaybetmiştir. Ayı, Glass’ı gücüyle ezer geçer. Bu sefer Glass ateşli silahı ile ayıyı öldürür. İntikam almak istemese bu sırada daha az yara alabilirdi. Ama o intikam almayı tercih eder. Oğlunun öldürülüşünü izlerken de Glass felçli ve olabildiğince edilgendir. Sonrasındaki süreçte yarı felçli bir biçimde sürünerek yola çıkması, açlığı, çaresizliği, yalnızlığı ile en dibe iner ve zaferle dirilir.

İNSANIN DOĞAYLA VE DİĞER İNSANLARLA MÜCADELESİ

Filmde doğa manzaraları güzellikleri kadar görkemlilikleri ile dikkat çeker. Bu sahneler güzellik kadar insanın doğa karşısındaki çaresizliğini, küçüklüğünü ve anlamsızlığını yansıtır. İnsanların büyük acıları, büyük mücadeleleri, büyük intikamları yaşanırken doğanın akışı içinde birer hiç oldukları izlenimini verirler.

Darwin evrim kuramının temeline “uygun olanın sağkalımı” ilkesini oturtur. Ona göre doğa koşullarına en uygun özellikleri olan canlı yaşamayı ve soyunu sürdürmeyi başarırır. Böylelikle doğa koşullarına en uygun olan türler oluşur. Bunlar insan dışındaki canlılar için doğru olabilir. Çünkü insan, yetenekleri, iç dünyası ve zekası sayesinde uygun olmayan doğa koşullarına uyum sağlayabilir ve çok zor koşullarda bile yaşamını sürdürebilir. İnsan için doğa şartlarına uyumun yanında insanlar arası hasede, kıskançlığa, rekabete, ihanete ve diğer kötülüklere uyum ve bunlarla başetme sorunu vardır.

“Nefes aldığın sürece mücadele etmeye devam et.”

Sözünü filmde bunu önce Glass oğluna söyler. Sonra oğlu Glass’a. Bu sözler, içinde yer etmiştir. Bunları kendi içinde tekrarlar. Glass bu mücadeleyi hem doğayla hem insanlarla savaşında verir. Bu açıdan hem güven içinde yaşanan bir doğal ortam hem de bir sosyal çevrenin olması ruh sağlığı açısından önemlidir.

İNSANIN İÇİNDEKİ VE DIŞINDAKİ ADALET

İntikam ile yanlış doğruya, yıkım onarıma çevrilirken adalet duygusu onarılmaya ve sürdürülmeye çalışılır. Adalet duygusu iç dünyanın olduğu kadar sosyal yaşamın dinamiklerini de dengede tutar. Adalet duygusu içsel iyi nesnenin korunacağına dair inancın garantisidir. Adalet duygusu yok olduğunda kötülük, yıkım, düzensizlik, korku ve şiddet hem iç hem dış dünyaya egemen olur.

Adalet duygusu iç dünyanın kurumsallaşması ile oluşur. İyi ve güçlü olan taraf iç dünyanın düzenini sağlar, yargılar oluşur, cezalar bilinir. Toplumda adalet sağlayacak kurumlar olması ve bu kurumlara duyulan güven intikam için adaletin ve yargılamanın kullanılmasını sağlar. Böylelikle kötülük yapma-intikam alma sarmalı kan davasına dönüşmez bir hukuk davası ile sonuca bağlanır. Diriliş’de böyle bir kurumsal yapılanmanın olmadığı bir dönem ve bir yer gösterilmektedir. Günümüzde Irak, Suriye gibi ülkelerde düzenin bozulması, adaletin yıllardır sağlanamamasının getirdiği göç dalgasına bizzat tanık oluyoruz. Ne yazık ki ülkemizde adalet duygumuz gittikçe zayıflıyor.

HIRSIZLIK

Hırsızlık ve intikam arasındaki bağlantı filmin başından itibaren öne çıkar. Arakiri şefinin kızı çalınmıştır. Arakiri’ler karşılarına çıkan her beyazı öldürerek kızı ararlar. Fitzgerald, öldürerek Glass’tan oğlunu çalmıştır. Glass daha önce karısını çaldırmış (öldürülerek) ama oğlunu koruyabilmiştir. Arakiri şefinin getirdiği postların çalıntı olduğunu söyleyen Fransız tüccara şef:

“Siz bizden herşeyimizi çaldınız. Topraklarımızı, hayvanlarımızı, herşeyimizi.” der. Bu sözleri söylerken kızını çalanın o adam olduğunu henüz bilmiyordur. Fransız tüccar hem kızı hem kızın namusunu çalar.

ÇOCUKLUKTAKİ AİLE İLİŞKİLERİ

Kız intikam olarak adamın penisini keser. İzinsiz girişin cezasını ödetir. Namusunu temizler. Babası gelince kızının yarım kalan işini tamamlar adamların topunu birden keser. Glass, filmin sonunda Fitzgerald’la boğuşurken önce iki parmağını keser. Ceza olarak uzuv kesme doğrudan kastrasyon tehdidini canlandırır. Kastrasyon; bir işlevden yoksun bırakılma, gücü elinden alma ve bunlara karşı duyulan korkuyu simgeler. Kastrasyon kaygısı 4-6 yaşları arasında yaşanır ve içselleştirilerek yasakların benimsenmesine ve ahlakın oluşmasına neden olur. Kastrasyon kaygısı erkek çocukları için doğrudan penis kesilmesi olarak yaşanır. Bu kaygı ve engellenme babalarını örnek almalarını sağlar. Kız çocukları ise bir erkek elde edebilmek için yasakları içselleştirirler ve annelerine öykünürler.

Böyle bir ahlakı içselleştirmekte zorlananlar için kanunlar ve cezalar vardır. Filmdeki adaletsiz ortam insanları hayvanlardan daha vahşi hale getirmiştir. Hayvanlar ihtiyacı olanla yetinirken insanlariçin saldırganlığın ve açgözlülüğün sonu kolay gelmez.

İNTİKAMIN İYİSİ ve KÖTÜSÜ

Akthar, “yeterince iyi intikam”ın özelliklerini şu biçimde listeler:

(1) bir kez uygulanır ve durdurulabilir

(2) düşlemde fazla eylemde az yaşanır

(3) kendine zarar vermeyi ve mazoşizmi engelleyicidir

(4) üretime yönlendirir (düşmanın yanlışlıklarını anlatan bir kitap yazılmasına neden olursa)

(5) kurban ve saldırgan arasında diyaloğu başlatır.

Sağlıklı bir intikam ruhsallığa izinsiz giren malin tasarım ve düşlemlerin dışarı atılmasını sağlayarak narsisistik yarayı onarır (Bollas, 1999). İyi bir intikamda kişinin gözleri körleşmez. İntikamını aldıktan sonra olabileceklere yönelik öngörüsünü korur. Bu öngörünün olabilmesi için öfkenin çok şiddetli olmaması gerekir. İntikamın iyi huylu olabilmesi için ilk kötülük yapanın özür dileme olanağını yok etmemesi ve yok saymaması şarttır. Özür dileme ve affetme olanağı her türlü intikamdan iyidir. Özür ve af aşamasına gelebilme büyük bir şanstır çünkü intikam sarmalının sınırlanmasını ve durmasını sağlar. Bunun yanında iki tarafı birbirine yaklaştırarak sosyal parçalanmaları engeller.

Horney intikam almanın yararlarından söz eder. İntikam; diğer insanların gerçek ya da düşlenen düşmanlıklarından kişiyi koruyabilir; kişinin yıkıcılığının kendine yönelmesini engelleyebilir; incinmiş onuru onarabilir.

KÖTÜCÜL İNTİKAM

Eğer intikam;

  • süreğen ise durdurulamıyorsa (yani dürtüsel kontrolden yoksunsa),

  • bağlantısız ise (odağı sürekli değişirse),

  • yayılmacı bir biçimde genişliyorsa,

  • tüketici ve yok edici ise,

  • gizli ve sinsi bir biçimde sürüyorsa (bu üçüncü tarafların barıştırıcı olarak devreye girmesini ve saldırılan tarafın kendini savunmasını engeller),

  • bulaşıcı bir biçimde kan davası gibi kuşaklar boyu aktarılıyor ise,

  • tümüyle eylem ve öfke yüklü ise (bu durum düşüncenin devreye girmesini engeller),

  • kişinin kendini yıkıcı, kendine yönelen bir biçim alırsa,

  • affedicilikten tamamen yoksunsa

intikamın yıkıcılığı ağır basar ve kötü sonuçlara yol açar.

 

 

Bu filmin yorumlanmasında özellikle Salman Akhtar'ın "Sources of Suffering: Fear, Greed, Guilt, Deception, Betrayal and Revenge" isimli kitabından yararlanılmıştır