YAS TUTMAMA MÜCADELESİ

Bu kitap alışılagelmedik içeriğiyle oldukça özgün bir eserdir. Yazarı Ilany Kogan, içtenlikli bir biçimde ulusunun iç dünyasına ışık tutacak ve daha iyi anlaşılmalarını sağlayacak, psikanalitik teknik açısından katkılar yapan çözümlemeler kaleme almıştır. Örselenme konusunda, genetik bilimindeki gibi, kuşaktan kuşağa geçişin araştırılması açısından özel bir topluluğun üyesi olarak, örselenmenin kişilere, kuşaklara ve topluma etkisini derinlemesine bir biçimde gözden geçirmiştir. Yahudi topluluğunun bir üyesi olarak, olabildiğince objektif bakan yazar, saldırgan ve kurban arasındaki örseleyici ilişkiyi farklı ve az seçilen biçimiyle gözler önüne sermiştir. Kitapta da belirttiği gibi örselenmelerden ve örselenmelerin doğurduğu hassasiyetlerden bağımsız biri değildir. Ama bizim daha alışık olduğumuz tablo saldırgan Nazi ile kurban Yahudi arasındaki üzücü ve acı dolu ilişkinin yürekleri burkan resmi ya da filmidir. Buna rağmen yazar; o anda yaşanmış olanları, bu yaşananların kurbanları nasıl etkilediğini, daha sonraki kuşaklara nasıl aktarıldığını, saldırgan-kurban ilişkisinin nasıl içselleştirildiğini ve de farklı ortamlarda farklı figüranlarla farklı biçimlerle nasıl ortaya çıktığını klinik örneklerle ortaya koymuştur. Bu açıdan kitabın tarihsel ve toplumbilimsel yönü de güçlüdür.

Örselenme, etkilerini örselenen kişinin iç dünyasında sürdürürken, örselenmiş kişinin en yakınlarının, çocuklarının bile örselenmenin etkilerine maruz kalması kaçınılmazdır. Bu yönüyle örseleyen-örselenen ilişkisi din, ırk, grup, yakınlık tanımadan devam eder. Bu yüzden okuyucuların, topluluk ve kişi adlarına takılmamalarını, Yahudi yerine Müslüman, Hıristiyan, Filistinli, İrlandalı vb. başka tanımlamaları; Jacob yerine Yakup, Jackson, Hans; Nurit yerine, Nuriye, Nancy vb. başka adları da koyarak bu kitabı okumalarını öneririm. Çünkü hem tarihin hem de bu kitabın bize gösterdiği, bugün saldırgan olanın yarın kurban, bugün kurban olanın yarın saldırgan olabildiğidir. Nitekim yüzlerce yıl önce Yahudileri yurtlarından sürmek için Roma İmparatorluğunun o topraklara yerleştirdiği Filistinliler şimdi Yahudiler tarafından topraklarından sürülenler olmaktadırlar. Yüzlerce yıl önce sürgün edilen Yahudiler bugün sürgün eden olmuşlardır. Bu rol değişimi hem tarihsel değişimle gelmekte hem de yaşanılan ilişkilerin tarih içinde saklanması, toplumlarca ve bireylerce içselleştirilmesi ve yeniden canlandırılması ile ortaya çıkmaktadır.

Daha çok kendini savunmak, saldırganlığını gösterememek, kaçmak zorunda kalmış olan bir toplumun savunmacı tutumlarının arasından çözümleyici bir bakış açısı ile zengin bir eser elimize ulaşmıştır. Analitik bakış, mesafesi ve yansızlığı ile esere rengini vermiştir. Bu bakımdan böyle özgün bir eseri, çok nadir görülen bir bakışla bizlere ulaştıran Ilany Kogan’a minnettarız.

Çeviri sırasında yardımlarını esirgemeyen ortağım Serhat Yücel’e, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi dostum Ali Güven Kılıçoğlu’na ve eniştem Nihat Güney’e teşekkür eder, bu değerli eseri okuyucuların beğenisine sunarım.

Ali Algın Köşkdere

Ağustos 2011

 

YAS TUTMA İLE İLGİLİ BÖLÜME ULAŞMAK İÇİN BURAYI TIKLAYINIZ.

 

Sipariş için​:

https://www.odagyayin.com/urun/yas-tutma-mucadelesi/